30 Nisan 2008 Çarşamba

KABAHAT - Şiir


Gideceğim dediğinde
İçimi kaplayan hüzün
Kaldırıyor farkını ortadan
Geceyle gündüzün

Sanmıyorum gülüyordur
Senin de benden uzak yüzün
Farkında mıdır kahpe kader
Bizi ne kadar üzdüğünün

Ne yediğim yemekte tat vardır
Ne yattığım yatakta rahat
Mutluluk dediğin bana çok uzaktır
Seni sevmek sanki kabahat

Yoksan yokum varsan varım
Gülersen güler ağlarsan ağlarım
Dokunmaz sensizken kimseye hayrım
Çıra gibi ancak yanar da yanarım

30.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

23 Nisan 2008 Çarşamba

YETERİNCE AÇIK - Şiir



Aynada gördüğüm ben miyim
Yoksa hüzün mü miras bıraktığın
Bu kadar yalana değer miyim
Gözümden düşmemek için attığın

Şimdi başkasının kollarındaymışsın
Onun gözlerinde rüyalara dalarmışsın
Ah canım beni hiç anlamamışsın
Ben o kız değilim üç kuruşa sattığın

Almışım seni, koymuşum bambaşka bir yere
Kıta kıta şiirler yazmışım gözlerine
Safmışım aptalmışım bütün hırsım kendime
Ama sanma sakın yanına kalır yaptığın

İnsan kendini tazeliyor şükürler olsun
Açacaktır yenileri varsın bu çiçek solsun
Yorma kendini dinlemiyorum ne diyorsun
Yeterince açık batacağın kadar battığın

23.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.













20 Nisan 2008 Pazar

VAAT - Şiir


Ne vadedebilirim ki sana
Bir can emanet üzerimde
Bir ömür süresini bilmediğim
Bir de kalp kırılmaktan paramparça

Bir taraftan kapatıyorsun diğer taraftan açılıyor
Alacağı vereceği bitmek nedir bilmiyor
Vade dolunca artan valizine girmiyor
Belki sen bana ben sana kar kalırız

Sevişiriz dövüşürüz yol alırız düşe kalka
Üst üste koyar kederleri dağıtırız parça parça
Sen sen ol dünya telaşında insaf arama
Belki sen bana ben sana kar kalırız

Sakındığın değerler üç kuruşa satılıyor
Kör olmuş millet birbirini görmüyor
Sevdadan ötesini inan aklım almıyor
Belki sen bana ben sana kar kalırız

Uçtuğunda ruhun kalacak geri bir beden
Şanslıysan bir merasimle börtü böceğe yem eden
Girecek toprağın altına bakacaksın ne yaşadığına
Belki sen bana ben sana kar kalırız

20.04.08 / Eskişehir
Ferit GÜNAYDIN.


19 Nisan 2008 Cumartesi

HER NEFESTE - Şiir


Nasıl geçecek bunca zaman sensiz
Saatler sanki geri geri gidiyor
Elim kolum bağlı kaldım böyle çaresiz
Hatıralar ruhuma işkence ediyor

Kapattığım an gözlerimi beliriyor gözlerin
Her yattığım yatakta senin kokun var
Bir an olsun aklımdan çıkmıyor sözlerin
Bitsin artık bitsin kavuşalım yar

Bir bedene sığsaydık iki ruh
Kalbim kan değil ateş pompalıyor
Erecek az daha çekerse bu ruh
Yokluğun her nefeste gençliğimi çalıyor

19.04.08 / Eskişehir
Ferit GÜNAYDIN.

ÖZLEMEK SENİ - Şiir



Meydan okuyorsun yıllara bir edalı bakışınla
Dağ gibi kale gibi kaya gibi duruşunla
Bir çiçek gibi her sabah yeniden açışınla
Önünde diz çöküp kulun olsam diyorum

Sel olup akmış içine içine yaşların
Duyulmamış çoğu zaman sessiz haykırışların
Şu kısacık ömüre süzüp de sığdırdıkların
Suya yazı mıdır ardından kalır mı bilmiyorum

İyi ki yaratan beni vermiş kollarına
Dayanılır mıydı bu dünyanın kederine gamına
Şu hayatta senin gibi bir hocam olduğuna
İnan ki yatıp kalkıp şükrediyorum

Özlemek en ağır imtihandır seni
Baş ucumda tutuyorum ikimizin resmini
Hoş görsün Tanrı artık bu sitemimi
Anneciğim bilsen seni ne çok seviyorum

19.04.08 / Eskişehir
Ferit GÜNAYDIN.

AYRILIK - Şiir


Kim bilir uzak kalmışım ne zamandır
Babamın evinden annemin yemeğinden
Bilsen şimdi bunlar ne kadar yavandır
Geçirirken bu geceyi uzakta teninden

Pırıl pırıl yıldızlar sokak sokak geziyor bahar
Memleket havası cennet havasına değişilmez
Süremiyorum sefasını gözlerimde yaşlar
Sürgün olsa çekilir de sensizlik çekilmez

Ayrılık her büyük aşkın yoluna çıkarmış
Sabırla ölçülürmüş sevginin değeri
Kahpe kaderin gençliğime kastı mı varmış
Solup gidiyor bahçesinde susuzluktan gülleri

19.04.08 / Eskişehir
Ferit GÜNAYDIN.


17 Nisan 2008 Perşembe

DÖNMEYECEĞİM - Şiir


Dağa taşa vursan da
Çıra olup yansan da
Dualara dursan da
Dönmeyeceğim

Bu kadar da yapılmaz
Kırılır da parçalanmaz
Taze yara kaşınmaz
Dönmeyeceğim

İster pervane ol ister divane
Kar etmez hiçbir bahane
Kapı dışarı ettiğin yüreğine
Dönmeyeceğim

Güneş bir daha doğmasa da
Ömrüme bahar olmasa da
Adımı anan kalmasa da
Dönmeyeceğim

Görüşürüz dedim ama
Bekleme sen boşuna
Gitmese de hiç hoşuna
Dönmeyeceğim

ANKARA 2008
Ferit GÜNAYDIN.




16 Nisan 2008 Çarşamba

GİTTİĞİN GÜNDEN BERİ - Şiir



Islak ıslak bakıyor gözlerim
Ani bir sancıyla daralıyor yüreğim
Anlatsam dinlenmez saçmalıyor sözlerim
Gittiğin günden beri sevgilim böyleyim

Yaşım az çektiğim çok
Geldiğim yolların artık dönüşü yok
Vedasız ölmek korkutuyor beni en çok
Gittiğin günden beri sevgilim böyleyim

Bir şeyler arıyorum anlam katacak yaşamıma
Teselli olacak güneşimin sensiz doğuşuna
Sanmasınlar güçlü aldanıp da duruşuma
Gittiğin günden beri sevgilim böyleyim

16.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

DAYANILMAZ YOKLUĞUN - Şiir


Ulaşılması en zor dağların zirvelerinden
Demet demet çiçekler toplayıp getirsem sana
Nasıl bir histir yüreğimi vuran derinden
Tercüman olurlar mı biraz olsun duygularıma

En sert kaya yontulur şekle gelir
Bebek gözlerinle masum bir bakışına
Uyuyan ölü dirilir aşka gelir
Yakan ellerinle toprağına bir dokunuşuna

Bıçak kemiğe dayandı dayanılmaz yokluğun
Anlayamazlar nedenini bendeki burukluğun
Durulma çağında geri gelen çocukluğumun
Sebebidir vurulmam şöyle bir duruşuna

16.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

GİRMİŞSİN KANIMA - Şiir


Nerede olduğum önemli mi
Özlemişim seni deliler gibi
Nasıl sürerim hayatın keyfini
Kuşatmışsın aklımı top atışındasın

Surlarım yıkılmış yerle bir olmuş
Bir yangın ortalığı kasıp kavurmuş
Kaderim zaten sana yazılmış
Girmişsin kanıma kalp atışımdasın

16.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

SENSİZ - Şiir

Ardı ardına çiçekler açar gülüşünde
Nereye sürüklersin yüreğimi bilinmez
Issız bir adada gördüm seni düşümde
Lakin sensiz cennet olsa gidilmez

Gözlerinde yıldızlar oynaşır
İçinde yaramaz bir çocuk durulmaz
Sesin en değerli kuşlarla yarışır
Yokluğunda tek kelime konuşulmaz

16.04.08 / Ankara

Ferit GÜNAYDIN.

11 Nisan 2008 Cuma

SENİ SEVDİĞİMİ - Şiir


Tanrı tarafından bana özel gönderilen meleğimsin
Kış günü içimi yakıp kavuran güneşimsin
Her şeyden el etek çekmek için geçerli mazeretimsin
Seni sevdiğimi aklından saniye olsun çıkartma 

Sen gözümün önündeyken dert keder nedir bilmem
İçinde sen yoksan cenneti bile istemem
Varlığında kurşun gibi geçen hayatı 
Yokluğunda beş dakika çekemem
Seni sevdiğimi aklından saniye olsun çıkartma

Anamı babamı ahbabımı düşünmeden alırım karşıma
Dayanamam gözlerinden süzülen bir tek damla yaşına
Tutunup sana bıraktım kendimi suyun akışına
Seni sevdiğimi aklından saniye olsun çıkartma

Kader bize bir gün okkalı bir kazık atsa dahi
Seni başka beni başka diyarlara savurup atsa dahi
Başkaları arkamdan unutmuştur diye atıp tutsa dahi
Seni sevdiğimi aklından saniye olsun çıkartma

11.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

10 Nisan 2008 Perşembe

NASIL - Şiir


Ahımı aldın iki yakan bir araya gelmeyecek
Gün gelecek güzelliğin sana artık yetmeyecek
Vereceksin vereceksin hesabını bitmeyecek
Senin gibi nanköre nasıl aşık olabildim

Sana baktım kendime bakmadığım kadar
Neye yarar şimdi zehir olan uykular
Sen zaten çoktan olmuşsun da kaşar
Ben bu oyuna nasıl dahil olabildim

Beni de eklemişsin şimdi zafer listene
Anlatıyormuşsun zevkle her önüne gelene
Sana kızmak zahmet olur benim hırsım kendime
Ben nasıl bu kadar aptal olabildim

10.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

9 Nisan 2008 Çarşamba

SENSİZ KALBİM - Şiir



Gidişlerini hiç sevmem uzun zaman alır dönüşlerin
Yoktur bir önemi seni beklerken mesafelerin
Ha akşam gelmek üzere sabah çıkıp gitmişsin
Ha ben birinde sen birindeymişsin en uzak şehirlerin

Görebilseydin uyurkenki güzelliğini
Dayanamaz uyandırırdın sen bile kendini
Biraz daha görebilmek için gözlerinin içini
Çırpınırdı ruhun kaybederek bilincini

En deli at bile dizgine gelir durulur
Ne büyük aşklar zamanla unutulur
Kan kırmızı güller defterlerde kurutulur
Giden gider kalanlar sabırla avutulur

Ama sensiz kalbim kızgın bir boğa gibi
Kabarıp kabarıp taşan asi bir nehir gibi
Taşı taş üstünde bırakmayan serseri bir kasırga gibi
Kudurur da kudurur
Kudurur da kudurur

09.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.



7 Nisan 2008 Pazartesi

YİNE SENİ YAZARIM - Şiir


Bembeyaz bir sayfa
Koysalar önüme
Yaz deseler karışan olmayacak
Yarınına dününe
Azat ettik seni
Tüm acılardan ve hatalardan
Sual olunmayacak kimse
Geçmişte yaşananlardan

Ben yine seni yazarım baştan sona
Pişman değilim ki
Böyle bir yürekle doğduğuma
Ağladımsa ağladım güldümse güldüm
Kah bir bütün oldum
Kah bin parçaya bölündüm

Kendim oldum sevgilim
En zoru da buydu sanırım
Bu uğurda cehennemde
Düşünmeden yanarım
Yalnız unutulmasın
Aynı Tanrı bizi de yaratan
Koskoca dünyada gözlerimizi
Birbiriyle buluşturan

Onlar aşktan
Rastgele konuşa dursunlar
Kitabını yazıp sevmenin
Kurallarını koysunlar
Biz biliriz nasıl dolanır
Birbirine bedenler
Hesabını veremez iki cihanda
Bizi bizden edenler

07.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.




5 Nisan 2008 Cumartesi

PİŞMAN OLAMAM - Şiir



Saldım iplerini aklımın
Sattım anasını dünyanın

Anladığım an seni sevdiğimi
Harcadım mantık namına bütün biriktirdiğimi

Delilik aşkın doğasında var
Seninle ne yaşarsam yanıma kar

Düştüğünde saçlarıma bir gün ak
Kalbim diyecek ne yaşadın dön de bir bak

O vakit gurur duyacağım işte kendimle
Pişman olamam tek bir gün bile seni sevdiğime

05.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

ÇOK ŞEY VAR - Şiir


Çocuklar gibi kaydık metronun merdivenlerinde
Uzandım öptüm dudağından Kızılay’ın orta yerinde
Onun bunun ne dediğine aldırmadan
Ne güzelmiş yaşamak bir an bile korkmadan
Hangi aklı başında insan karşı çıkar aşkımıza
Tanrı bile hayrandır eminim birbirimize bakışımıza
Sanırdım ki yaşlandım kalmadı bir şey bilmediğim
Anladım ki çok şey var bu aşktan öğreneceğim

05.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.


ÖPÜŞÜNLE - Şiir

Seçiyorum en güzel hatıraları
Şu kısacık ömrümden
Dönüp dolaşıp sen çıkıyorsun karşıma
Unutamadığım günlerimden

Tanrı ile arama girsen kızmam sana
Yoluna feda olsun verdiği bir can
Kim katlanır söyle dünyanın kahrına
Yoksa içinde uğruna ölünebilecek bir canan

Geleceksin biliyorum yine sabah olacak
Yeniden doğacağım bir bebek gibi gülüşünle
Bu geceden bir bu şiir hatırlanacak
Ben yine uçacağım bir kuş gibi öpüşünle

05.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.



BEKLİYORUM - Şiir


Ben rüyalarıma seninle dalıyorum
Yeni doğan güne hatıranla başlıyorum
Her özlediğimde yanımda olamasan bile
Şükrederim Tanrı’ya
Seni bana verdiğine
Yitirirdim aklımı sensiz bir hayatta
Seni çıkarınca ne kalır değer olan yaşamaya

Bu nasıl bir aşk şiirleri utandırır
Kokun öyledir ki baharları kıskandırır
Kanun kural tanımaz yüreğim coşar
Ayaklarım sana yürüyemez koşar
Başka bir diyarda divane oldum geziyorum
Kendime gelmek için sevgilim
Dönüşünü bekliyorum

05.04.08 / Ankara

Ferit GÜNAYDIN.

4 Nisan 2008 Cuma

DERİN - Şiir


Ne sözler duydum sevgilim ne yeminler
Ardından gelen ansızın terk edişler
Göz yaşıyla gölgelenen geçici sevinçler
Öğretti bana rüzgarlarla savrulmayı

Gün gelir güneş doğar güller açar
Gün gelir bir fırtınada dallar kopar
Bazen bir su akar avucuna dolar
Bazen öğretir sana damlalarla avunmayı

Benim senden istediğim bir parça huzur
Önemi yok ne sözlerin ne yeminlerin
En deli at bile koşa koşa yorulur
Bilinemez ne saklıdır diplerinde derinlerin

04.04.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.