26 Ocak 2008 Cumartesi

YASAK - Şiir



İstedikleri kitapta arasınlar bulamazlar
Bülbülün gül uğruna neden can verdiğini
Basit bir matematik problemi gibi çözemezler
Sana karşı olan hislerimin gizemini

Gizliden gizliye el ele tutuşmalar
Kalabalık ortamlarda şifreli konuşmalar
Bilenmiş bıçaklarıyla her an saldırıya hazır
Dört yanımızı sarmış namussuz imanlılar

Ortalama olunamaz uzlaşmaya varılamaz
Yok sayılarak bu aşk, kimseden saklanamaz
Günah da neymiş farzdır tenin tenime
Tanrı bile olsa seni bana yasaklayamaz

Böyle geldim böyle giderim dünyadan
Dönecek olsam zaten girmezdim yoluna
Bugüne kadar birikmiş bütün sevaplarımdan
Vazgeçmeye hazırım tek bir dokunuşuna

26.01.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

22 Ocak 2008 Salı

TAŞ - Şiir

Taş kesildi sanki kalbim
Şaşıyorum haline göz yaşı dökenin
Ne gideni getirebildim geri
Ne kırılanı tamir edebildim

Tahmin edebilir misin ne acılar çektim
Dinler misin gecelerce hiç sıkılmadan
Öğretebilir misin unutup sıfırdan sevmeyi
Ve kalabilmeyi ayakta yıkılmadan

Kırıldı dallarım, buz tuttu yapraklarım
Bu ağaç, kış için yaratılmamıştır
Ne kadar da güçlüymüş kökleri acının
Kaç zamandır gönlüm çiçek açmamıştır.

22.01.08 / Ankara

Ferit GÜNAYDIN.


BAHAR - Şiir


Taş mı kesildi kalbin
Hadi gel biraz göz yaşı dökelim
Gidenleri getiremem belki ama
Kırılanları tamir edebilirim

Tahmin edebilirim ne acılar çektin
Gecelerce dinlerim seni hiç sıkılmadan
Öğretirim unutup sıfırdan sevmeyi
Ve kalabilmeyi ayakta yıkılmadan

Elbette kırılır dalların buz tutar yaprakların
Her ağaç kış için yaratılmamıştır
Ama unutma güçlüyse kökleri sevdanın
Hiçbir bahar zamanını şaşmamıştır.

22.01.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.


18 Ocak 2008 Cuma

KİRACI - Şiir



Alışkanlıklarım vardı bir zamanlar
Ne için yaşadığımı bilirdim
Sen hayatımda olduğun zamanlar
Her şeyimle senindim

Ne ara geçip gittin anlamadım
Seninle olan hiçbir güne doyamadım
Koyamadım hiçbir şeyi yerine
Bir küstüm bir daha barışamadım

Uykularım kaçtı rüyaları özledim
Işıklar hep açık yollarını gözledim
Boş odalarda yankılandı sözlerim
Dışarıdaki kalabalığa karışamadım

Dostlar sağ olsun gelip giden
Var mıdır acının sözle şifası
Canın sağ olsun mutlu isen
Ödeme kalsın kalbimin kirası

18.01.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

17 Ocak 2008 Perşembe

ANKARA - Şiir


Ankara’da deniz yok ama
Senin gözlerinde bir okyanus var
Ne zaman özlesem martıları
Gözlerim gözlerini arar

Ankara’da hava soğuktur
Gözlerinse en sıcak yaz gecesi
Sevincim sen yoksan buruktur
Hüzündür bu kentin bilmecesi

Yağmur yağmaz oldu Ankara’ya
Bilirsin susuzluk çok kötüdür
Ama senin bir damla göz yaşına
Benim yüreğimi seller götürür.


Sevmezler pek Ankara’yı yaşayanlar
Soğuk ve ruhsuz bir yer sanırlar
Suçlayamam ki ben onları
Hiçbiri seni tanımazlar.

17.01.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

13 Ocak 2008 Pazar

ZİNCİR - Şiir



Vur zinciri kalbime
Bir ömür senin kölen olayım
Peşinden rüzgara kapılıp giden
Kopuk uçurtmalar gibi savrulayım

Bir canım daha olsa verirdim sana
Demiyorum benim olanı da al götür
Güzelliğin içinde barınmayacaksa
Neye yarar ki zaten şu ömür

Kaç yaz gelir geçer
Mevsimler birbirini kovalar
Her bahar çiçekler açar da
Hangisi senin gibi kokar

Gecenin aradığı güneşin kıskandığısın
Sanki yalan dünyanın tek anlamısın
Saklasam seni geçip giden yıllara inat
Gözlerime hep böyle bakar mısın

13.01.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.

8 Ocak 2008 Salı

HOŞÇA KAL - Şiir



Susmayı seçtin konuşmak varken
Bıraktın ellerimi ben tutacakken
Tam da aşkınla bulutlara uçacakken
Çakıldım kaldım dünyanın gerçeğine

Hoşça kal dedin merhaba yerine
Söz vermedim ki seni hep seveceğime
Canımdan olaydım aşkından olacağıma
Acımadın hiç baharında gençliğime

Veda ettim çoktan ışıldayan güneşe
Atıp gittin kalbimi cehennem ateşlerine
Bir ömre bedel ela gözlerine
Bakmaya doyamadım sen de hoşça kal

08.01.08 / Ankara
Ferit GÜNAYDIN.